Son yıllarda dünya siyasetinde önemli değişiklikler yaşanırken, Avrupa'nın önde gelen liderleri, ABD eski Başkanı Donald Trump ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in politikalarına karşı net bir duruş sergiliyor. Avrupa Birliği'nin birçok üye ülkesinin lideri, özellikle Trump'ın uluslararası işbirliklerine karşı aldığı tavırlar ve Putin'in bölgesel agresif politikaları karşısında birlik olma kararı aldı. Bu yeni ortak tutum, Avrupa'nın geleceği açısından kritik bir öneme sahip ve dünya genelinde yankı uyandırmaya hazırlanıyor.
Donald Trump, görevde olduğu süre boyunca Amerika'nın dış politika anlayışında radikal değişikliklere imza attı. NATO'ya karşı şüpheci yaklaşımı ve müttefiklerle olan ilişkilerde sergilediği tavır, Avrupa’da büyük bir rahatsızlık yarattı. Avrupa liderleri, Trump'ın 'Amerika Önce' politikası ile kıtanın savunma yapısının sorgulanır hale geldiğine dikkat çekiyor. Öte yandan, Rusya'nın Doğu Avrupa'daki etkisini artırma çabaları da Avrupa’da güvenlik kaygılarını artırıyor. Putin’in Kırım’ı ilhakı, Suriye’deki askeri müdahalesi ve yakın zamanda yaşanan Ukrayna gerginlikleri, Avrupa'nın Rusya ile olan ilişkilerini gerdi. Avrupa liderleri, bu duruma karşı daha güçlü bir duruş sergileme kararlılığında birleşti.
Avrupa'daki liderlerin Trump ve Putin'e karşı birleşik bir tavır alması, sadece iç politikada değil, dış politikada da ciddi değişimlere yol açabilir. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, "Daha güçlü bir Avrupa, dış dünyaya karşı daha etkili bir şekilde durabilmelidir" diyerek, Avrupa'nın savunma ve güvenlik stratejilerinin yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini ifade etti. Almanya Başbakanı Olaf Scholz ise, Avrupa'nın stratejik otonomisini artırmak için NATO ile olan işbirliğini güçlendirmenin önemine vurgu yaptı.
Bu bağlamda, Avrupa liderleri, Trump'ın olağanüstü döneminde yaşanan süreci aşmaya yönelik yeni bir strateji geliştirmek için bir araya geliyor. Bu görüşmeler, Avrupa'nın yalnızca mevcut tehditlere yanıt vermekle kalmayıp, aynı zamanda uzun vadeli stratejik planlar oluşturmasını da sağlayacak. Birliğin, ortak savunma ve güvenlik politikalarını güçlendirmesi, aynı zamanda ekonominin de bu yeni stratejiden nasıl etkileneceğine dair maddi analizler de yapılmaktadır.
Sonuç olarak, Trump ve Putin'e karşı sergilenen bu birleşik tavır, Avrupa'nın uluslararası arenada daha etkin bir şekilde yer almasına olanak tanıyabilir. Avrupa'nın gelecekte karşılaşabileceği politik ve askeri tehditlere karşı daha güçlü durması için bu birliktelik büyük bir fırsat sunuyor. Avrupa liderleri, halklarına daha güvenli bir gelecek sunmanın yanı sıra, Avrupa’yı yeniden dünya sahnesinde güçlü bir aktör haline getirmek için adım adım ilerliyor.
