Son günlerde Türkiye siyasetinin önemli isimlerinden biri olan Özgür Özel, yaklaşan bayram münasebetiyle yaptığı açıklamada, toplumun bayram coşkusunu kaybettiğini vurguladı. Özel, bu bayramın kendileri için bir sevinç kaynağı olmaktan çok uzak olduğunu belirterek, toplumsal huzursuzluğun bayram ruhunu nasıl etkilediğine dikkat çekti.
Özgür Özel, yaptığı açıklamada; bayramların, insanlar arasında sevgi, saygı ve hoşgörünün hâkim olduğu günler olarak algılandığını ifade etti. Ancak, günümüzde yaşanan olumsuzlukların bu anlamı zayıflattığını kaydeden Özel, “Bayramlar, sevdiklerimizle bir araya geldiğimiz, güzel anılar biriktirdiğimiz özel zamanlardır. Fakat son dönemde ülkemizde yaşanan toplumsal huzursuzluklar, bu geleneklerimizin gölgede kalmasına sebep oldu. Artık bayramlar, bize bayram gibi gelmiyor” dedi.
Özel, ailelerin bir araya gelme şansının azalmasının, bayramların ruhunu olumsuz etkilediğini belirtti. Özellikle ekonomik sorunlar, işsizlik ve yaşam pahalılığı gibi unsurların, insanların bayramı yeterince coşkuyla karşılamalarına engel olduğunu vurguladı. “Bugün, bayramın ve onun getirdiği sevinçlerin yerini kaygılar almış durumda. İnşallah gelecek yıllarda bu durumu değiştirebiliriz” şeklinde konuştu.
Toplumun geçmişteki bayram coşkusunun kaybolduğunu da dile getiren Özgür Özel, “Hepimiz çocukluğumuzda bayramların getirdiği coşkuyu hatırlıyoruz. Komşuların kapısını çalmak, şeker toplamak, bayram sabahı aile ile bir arada olmak bizim için önemliydi. Şimdi ise o güzel anılar sanki silinmiş gibi” dedi.
Özel, geleceğe dair umutlarını kaybetmeksizin, bayramların yeniden eski coşkusuna kavuşması için hep birlikte mücadele edilmesi gerektiğini belirtti. Bu noktada, toplumsal dayanışmanın, yardımlaşmanın ve birlikteliğin önemine vurgu yaptı. “Eğer birbirimize destek olursak, toplumsal huzuru sağlarsak, bayramlarımızı yeniden kutlayabiliriz” diyen Özel, son sözlerinde tüm halkı birlik olmaya, dayanışmaya ve bayram ruhunu canlandırmaya davet etti.
Özgür Özel’in bu bayram dönemi içine sinmeyen hisleri, yalnızca kendisine özgü değil; birçok kişi benzer duygular yaşıyor. Bu nedenle, toplumca bayramların sadece tatil değil, aynı zamanda sevgi ve dayanışma günü olarak değerlendirilmesi gerektiği düşünülüyor. Olumsuz ruh halinin defedilmesi ve yeni nesillere eski bayram coşkusunun aktarılması için çaba göstermek, herkesin sorumluluğudur.
Özgür Özel, bu bayramın getirdiği olumsuz duygularla yetinmeyerek, geleceğe daha umut dolu bakma niyetinde olduklarını vurguladı. Toplumda her bireyin bu sürecin aktif bir parçası olabileceğini hatırlatarak, bayramın ruhunu yeniden canlandırmak için hep birlikte hareket edilmesinin önemine dikkat çekti.
