Mayıs 2025 itibarıyla Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), kira artış oranlarını belirleyen verileri kamuoyuyla paylaştı. Artan enflasyon ve ekonomik koşullar göz önüne alındığında, kiracılar ve mal sahipleri için önemli bir dönem başlamış durumda. Bu yazımızda, Mayıs 2025 kira artış oranının ne olduğunu, nasıl hesaplandığını ve kiracılar açısından bu durumun ne anlama geldiğini detaylı bir şekilde ele alacağız.
Türkiye İstatistik Kurumu, her ay belirli periyotlarla kira artış oranlarını açıklamakta ve bu oranlar, tüketici fiyat endeksi (TÜFE) verilerine dayanmaktadır. 2025'in Mayıs ayında, TÜİK'in açıkladığı verilere göre, yıllık kira artış oranı %18,5 olarak belirlenmiştir. Bu oran, bir önceki yılın Mayıs ayına göre yapılan fiyat artışlarındaki değişimleri yansıtmaktadır. Kiracılar için bu oran, 2024 yılındaki enflasyon verileri ile asgari ücrete yapılan artışlar dikkate alınarak şekillenmiştir. Gerçekleştirilen bu hesaplamalar, mevcut kira sözleşmeleri olan bireyler için oldukça önem taşımaktadır.
Kira zammı hesaplaması, her ne kadar TÜİK tarafından açıklanan resmi verilerle yapılabilse de, kiracıların ve ev sahiplerinin dikkat etmesi gereken birkaç nokta bulunmaktadır. Öncelikle, kiracılar için bu artış oranı, mevcut kira bedelinin artış oranı üzerinden hesaplanarak yeni kira bedelini belirlemektedir. Örneğin, 2.000 TL kirası olan bir konutu ele alacak olursak, bu bedel %18,5’lik artış oranıyla hesaplandığında yeni kira bedeli 2.370 TL’ye çıkacaktır. Ancak, kiracıların haklarını korumak için kira artış oranının yıllık %25'in üzerinde olamayacağına dair yasal bir sınır da mevcuttur. Bu durum, kiracıları belirli bir oranın üzerinde artışlardan koruma amacı taşımaktadır.
Bu süreçte, kiracılar ve ev sahipleri arasındaki iletişimin açık olması büyük önem arz ediyor. Kiracılar, yüksek zamlar karşısında alternatif konut arayışına girebilirken, ev sahipleri de resmi olmayan kişilerle anlaşmalar yapmanın sıkıntılarına dikkat etmelidir. Zira, yasal çerçevede belirlenen oranların dışındaki zam talepleri, kiracılar tarafından mahkemeye taşınabilir ve bu süreç hem kiracı hem de ev sahibi için zaman alıcı ve maddi külfet oluşturabilir.
Ayrıca, 2025 Mayıs dönemi kira artış oranlarının açıklanmasıyla birlikte konut piyasasında dalgalanmalar da gözlemleniyor. Kiraların artması, konut talebinin yönünü etkileyebilir ve bu da yeni konut projelerinde fiyatların yükselmesine sebep olabilir. Gayrimenkul yatırımları yapanlar için bu durum, stratejilerini gözden geçirme zorunluluğunu beraberinde getiriyor. Özellikle kiralamaya yönelik yapılacak yatırımların getiri oranlarının dikkatlice hesaplanması ve piyasa dinamiklerinin takip edilmesi gerektiği bir dönem geçiyoruz.
Öte yandan, kiracıların bu artış oranları ile birlikte mali durumlarını gözden geçirmeleri önem taşımakta. Aylık gelir gider dengesini sağlamak adına yeni bir bütçeleme yapmak zorunda kalan kiracılar, çeşitli destek programlarından ve sosyal yardımlardan faydalanmayı düşünebilirler. Devletin sağladığı destekler ve indirimler, kiracıların bu zorlu dönemi daha az zararla atlatmalarına yardımcı olabilir.
Kısacası, Mayıs 2025’te açıklanan kira artış oranı, sadece ev sahiplerini değil, kiracılar için de önemli bir değişim sürecini başlatmaktadır. Ekonomik şartların zorlaştığı bu dönemde, hem kiracılar hem de ev sahipleri için süregelen adil bir kira politikası oluşturulması ve hukuki süreçlerin bilinçli bir biçimde yönetilmesi, her iki tarafın menfaatine olacaktır. Bu noktada, tüm tarafların duyarlı davranması, olası anlaşmazlıkları önleyebilir ve konut piyasasında bir denge sağlanmasına yardımcı olabilir.